SEKTÖR > Gülen bir yüzün yüz kilo altından değerli olduğu marka “GOLDSE”

Gülen bir yüzün yüz kilo altından değerli olduğu marka “GOLDSE”

Sedat Kara “Güzel günler göreceğiz. Pandemiyi yenecek hep beraber büyüyeceğiz..”

Yeni bir kapanma dönemini daha geride bıraktık. Şimdi düşen vaka sayıları, güneşli günler ve hızla aşılanan kişi sayısının artması gelecek adına hepimizi ümitlendiriyor. Uzun süredir ertelenen alımlar ve sırada yapılmayı bekleyen çok sayıda düğünler; kuyum sektörünün önümüzdeki günlerde hareketli bir döneme gireceğinin sinyallerini veriyor. GOLDSE firma sahibi deneyimli kuyumcu Sedat Ferat Kara; Haziran ayı ile birlikte pandeminin etkisinin de azalmasıyla piyasalarda çok ciddi bir canlanma beklediklerini, yine piyasa en popüler olan takıları özenle üretmeye ve herşeyden önce yine güler yüzlü hizmet anlayışıyla çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

Sektörümüzün deneyimli kuyum ustası olan markası GOLDSE ile ülke çapında çok sayıda kuyumcunun vitrinlerinde yer bulan Sedat Kara; yakın geleceğe büyük ümitlerle bakıyor. Kara; düşen vaka sayılarının büyük bir sevinçle karşılandığını, aşılanma takviminin biraz daha hızlanmasıyla bu yaz mevsiminde ticaret ve sosyal hayatın tekrar canlanmaya başlayacağını öne sürdü.

Karanın göründüğünü, güzel günlerin hem ülke insanımızı hem de sektörümüzü beklediğini kaydeden Sedat Kara; “Bu dönemde sosyal hayatın nerdeyse durma noktasına gelmesi, haftasonu kısıtlamalarıyla insanların sosyalleşmemesiyle öne çıkan, trend olan modellerin olmadığını gözlemledik. Bu aralar Retro tarzı, eskiden moda olan takıların yeni versiyonlarını müşterilerimize sunuyoruz ve bu ürünlere ciddi bir talep var. Popüler ürünlerin üretim merkezi olma konumumuzu koruyoruz. Yüksek kaliteli üretim yapıyoruz ama en önemli artımız müşterilerimizi dost olarak görmektir” diye konuştu.

Yapılan kısıtlamaların restoran, kafe gibi işletmelerin ardından en çok perakende kuyumcusuna dolayısıyla sektörümüze zarar verdiğini belirten Kara; “Covid 19 mücadelesinde ülkemiz güzel bir yol alıyor. İnsanlar uzun zamandır alımlarını ertelediler. Takı almak, mecburi bir ihtiyaç değil. Psikolojik ihtiyaçlar sınıfına giren takı alışverişi, insanların morali yüksek olduğu dönemlerde daha çok ön plana çıkıyor. Gördük ki altın fiyatları ne kadar düşerse düşsün, insanların moralleri üst seviyede olmayınca alışverişin heyecanı olmuyor” dedi.